Ali Rıza AKALAIN | Bu Fotoğraf Nasıl Çekildi? (23. Sayı)

Hayatımızın hemen her alanında hızlı ve köklü değişiklikler yaşanıyor. Bu değişikliklerin bir kısmı hayatımızı kolaylaştırırken, bir kısmı da bazı değerlerimizi yitirmemize neden oluyor.

Özellikle değişimin temel niteliğini oluşturan dijital teknoloji, fotoğrafın niceliğini inanılmaz bir biçimde geliştiriyor, niteliğini ise araştırmalaradenemelere- yeniliklere doğru yönlendiriyor.

Kişisel olarak, 16 Ağustos 1839’da başlayıp 1999’a kadar gelen ve “klasik dönem” şeklinde ifade etmekten / tanımlamaktan hoşlandığım zaman dilimini, fotoğrafın insana daha çok dayandığı, fotoğrafçının ve giderek de fotoğraf örgütlerinin daha önemli olduğu dönem olarak tanımlıyorum.

Dijital teknolojinin ise, biraz erken gelmiş olduğunu düşünüyorum. Zira, gerek film gerekse kart emülsiyonları üzerinde insan tarafından gerçekleştirilecek yeni oluşumlara, tekniklere fırsat kalmaksızın elektronik emülsiyon gündemimize düştü. Biz, böylece, oluşturmak yerine hazır ürünler kullanmaya başladık.

Bütün bu yazdıklarım, burada size oluşma sürecini aktaracağım fotoğrafın tüm işlemlerinin, dijital teknolojiden önceki zaman diliminde, bireysel düşünce ve yetkinlikle oluşturulduğuna dair anlatımın “giriş” bölümünü oluşturuyor.

AFSAD, 15 yıl öncesine dek her kuruluş yıldönümünü sergi, gösteri ve söyleşi etkinlikleri ile şölene dönüştürerek kutlardı. 15. yıl kutlamalarını organize ederken davet etmeyi düşündüğümüz fotoğrafçılar arasında sayın Sadık DEMİRÖZ, dikkatimizi çeken bir isimdi. Henüz “doğrudan fotoğraf” döneminin sürdüğü zamanlarda, özellikle farklı bir anlayış ve o anlayışın yansıması olan farklı kolajlar, montajlar, yüzey müdahaleleri, polaroid transferleri ile fotoğraf üretiyor ve bu fotoğraflar da çokça ödül alıyordu.

Sergisinin açılışı vesilesiyle resmen tanışma ve konuşma olanağı bulunca, bu yapıyı anlamak da zor olmadı. Zira sayın DEMİRÖZ, “Ben fotoğraf kağıdını plastik bir malzeme olarak düşünüp, onu sürekli yoğururum” diyordu. Bu düşüncesi doğrultusunda, fiziksel çizik, renksel müdahale, baskıyı parçalara ayırıp tekrar birleştirme gibi uygulamalarla, fotoğraf kağıdının yüzeyinde farklı dokular oluşturmuştur.

Eskişehir Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik bölümünün önce öğrencisi sonra da öğreticisi iken çok geçmedi, Amerika’dan burs kazandı. Savannah Koleji sonrasında ürettiği fotoğraflar, düşünsel-felsefi boyutu daha belirgin, teknoloji ile de buluşmuş, öz ve biçim bütünlüğü içindeki fotoğraflardır.

Bu ”gelişme” bölümü, farklı düşünen, çeşitli biçim ve malzemeleri kullanan bir bireyin, daha doğrusu bir sanatçının az da olsa tanınmasına yönelikti.

Fotoğraf, “Gelecek Nesil” başlığını taşıyor. 1995 yılında renkli film ile üretilmiş. Orjinal Boyutu: 32.5 x 40.5 cm.

Fotoğraf, bir bireyi ve elektronik paneli içeriyor.

Yaşanılan dönemi esir alan elektronik teknolojisinin birçok alanda yarattığı; ve fakat, bunların içinde en çok etkilenen alan olan iletişimin içinde bulunduğu karmaşayı, kaosu, kirliliği vurgulamak amacı ile, baskı yüzeyinde gelişigüzel emülsiyon çizikleri oluşturulmuş ve renklendirme yapılmıştır.

Bu ortam içindeki birey, tek yönlü ve duygudan yoksun bir biçimde beslenmektedir. Elbette bu beslenme gıda alımı ile ilgili olmayıp, insanın yaşaması, gelişmesi, yaratması gibi varoluş nedenini sürdürmesini sağlayacak maneviruhsal bir beslenmedir. Ne yazık ki, günümüzde insandan insana aktarılacak duygulardan uzak, teknolojik bir beslenme dönemi başlamıştır. Çok renkliliği, albenisi vardır. Ancak, sadece teknolojiden beslenmek, önünde ya da sonunda yalnızlaşma oluşturacağından doğru bir beslenme biçimi değildir. Çürümeye yol açmaktadır.

Sayın DEMİRÖZ bu çürümeyi vurgulamak için avangard bir yöntem izlemiştir. Fotoğrafın normal baskısı yapıldıktan sonra, öz konuyu oluşturan bireyin bütün bedeni siyah rapido mürekkebi ile boyanmıştır. Sonrasında, mürekkebin kurumasına fırsat vermeden, saç kurutma makinası ile yüksek sıcaklıkta ve çok çabuk kurutularak yüzeyin çatlaması sağlanmıştır.

Fotoğrafın ismindeki “Gelecek Nesil”, fotoğrafta saç ile ifade edilmektedir. Zira saçın rengi, dikkat çekecek denli farklı bir sarıdır. Kısa kesilmiş ve özenle taranıp biçimlendirilmiştir.

”Sonuç” olarak, fotoğraf öz ve biçim açısından birliktelik içermektedir. Daha da önemlisi, bu fotoğraf oluşturulmadan önce, sanatçısının bu konuda bir görüşü vardır. Bir başka ifade ile; fotoğraf oluşturulup, sonrasında da uygun düşünce ulanmamıştır.

Tanıtmaya çalıştığım türden fotoğrafların artması dileği ile.

Sağlıcakla kalın.

Yazı: Ali Rıza AKALAIN
Fotoğraf: Sadık DEMİRÖZ

Kontrast Sayı 23, Mayıs-Haziran 2011

Bizi paylaşın..