Üretim ve tüketim, yaratıcılık ve taklitçilik, kendine mal etme ve orijinal olan arasındaki çizgiyi çeken Post- Modern Sanat hakkındaki fikirlerinizi alabilir miyiz?
Temel referans artık doğa değil kültür.
Doğa ve kültür arasındaki etkileşim ile ilgiliyim: her anın ivediliği ve yegâneliği, doğal dünyadaki nesne ve mekân ile kültürün zamandan ırak ve çağrışımsal katmanları benim için eşit derecede gerçek ve kışkırtıcı.
Birbirine geçmiş renk düzenlemeleri işlerinizde Mondrian’ın yapıtlarını hatırlıyoruz. Aynı zamanda Carl Andre, Donald Judd, Sol LeWitt gibi minimalist sanatçılardan da izler hissediyoruz. İşlerinizde sanat eserlerini yeniden yorumladığınızı görüyoruz diyebilir miyiz? Sanatsal üretim olarak bu konudaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?
1970’li yıllardan beri New York sanatının bir parçası olduğum için, bahsettiğiniz isimlerin hepsinin yaptıkları işleri kesinlikle biliyorum. Bu sanatçıların işleri ile kendiminkiler arasındaki görsel benzerliğin farkındayım ve bazen bu beni çok şaşırtıyor ve ilgimi çekiyor ama onların çalışmalarını taklit etmek veya onlardan alıntı yapmak gibi bir kaygım yok. Her yerde olduğu gibi onlar da diğerleri gibi kültürel örtünün bir parçası.
Fotoğraflarınızda alan derinliği ve netsizlik sayesinde renklerin birbiri ile karışması ile müthiş boyut görüyoruz. Fotoğraf üretiminizde size ilham veren şeyler nelerdir?
Klasik 8×10 inç vizörlü makinenin hareketleri – sallanması ve eğilmesi – seçici bir odaklanma yaratarak görsel dilime ekleyebileceklerim açısından hep ilgimi çekmiştir. Yumuşak görüntü üzerinde sert görüntü ile oynamak, resmin tümü için oluşturmak istediğim havayı destekleyecek görsel unsurları seçerek yumuşatmak ve keskinleştirmek hoşuma gidiyor. Daha da önemlisi, bunun bir yakınlık ve mizah yarattığını düşünüyorum – fotoğrafladığım cisimlerle aynı ortamda bulunmaktan hissettiğim yakınlık ve bir düzlem üzerindeki nesnelerin dümdüz çekilmiş görüntülerinin daha kendilerine has bir görüntü vermeye dönüşmelerindeki mizah.
Üretim ve tüketim, yaratı ve kopya, yeniden yorum ile orijinal iş arasındaki ayrımlara dikkat çeken postmodern sanat hakkında neler söylersiniz?
ABD’deki yaşam, postmodern sanatın her zaman her yerde bulunmasından oluşan yararlı bir karışım. Sanırım ben de diğer herkes gibi bunun bir parçasıyım.
Bugünün sanat ortamını eskisi ile kıyasladığınızda fotoğrafın kullanımı ile ilgili görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
İnsanlar genel olarak bir fotoğraf makinesinin de kurşunkalem gibi bir gereç olduğunun farkına vardılar.
Sanat eserlerini dönemlere ve akımlara ayırarak anlamak kolaylık sağlayabilir. Sanat eserlerini farklı stil ve akımlarla tekrar yorumlayarak onları güncellemenin izleyici açısından kolaylıkları ve zorlukları nelerdir?
Aslında başka sanat eserlerini güncellemeyi düşünmüyorum, yalnızca kendi işlerimi oluşturuyorum. Sanırım her çeşit kültürel güç ve konulara maruz kaldığım için bunlar bazen çalışmalarımda beliriyor. Şu anda ABD’de sanat ve kültürün birbiriyle ilginç bir ilişkisi var.
Size göre sanat eseri mi sanatçı mı daha önemli?
İkisi de aynı.
Bize son dönem işlerinizden bahseder misiniz? Kendi çalışmalarınızı nasıl tarif edersiniz?
Şu anda New York’ta sergilenmekte olan son işlerimden bazılarının pdf’lerini size yolladım. Bunları www.victorschrager.com adresinden de izleyebilirsiniz. Stüdyoda ölü doğa çalışmalarını hayata geçirmeye çalıştım. Bunlarda dünya ile manzara dili ile iletişim kurmaya alternatif olabilecek çok miktarda kişisel alan yaratma ve araştırması var.
Sanatın geleceği konusunda varsa gelecekçi düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?
Gelecekte ya saf bilinç olacak, yahut hiç bilinç olmayacak
Victor Schrager’in Kontrast Dergi 52.sayıda yayımlanan portfolyosuna buradan ulaşabilirsiniz.