Leica Galeri İstanbul; Cansu Yıldıran, Charlotte Schmitz, Tahmineh Monzavi ve Meltem Işık’ın eserlerinden oluşan “Kendine Ait Bir Oda” başlıklı sergiye ev sahipliği yapıyor.
20. yüzyılın en önemli modernist romancılarından kabul edilen Virginia Woolf’un aynı isimli kitabından yola çıkan sergi, kültürel tariflerin etkisiyle eve, bedenine ya da belli bir role hapsolmuş kadınları inceliyor.
Woolf’un 1928 yılında kız öğrenci kabul etmeye başlayan Cambridge Üniversitesi’nde yaptığı konuşmasından hareketle yazdığı ve ülkede kadınların seçme ve seçilme hakkını elde etmelerinden bir yıl sonra yayımlanan bu kitaptaki fikirler, sergide yer alan sanatçıların kimi zaman kişisel deneyim, kimi zamansa tarih ile kurguyu harmanladıkları eserleriyle yeniden hayat buluyor.
Sergide; Cansu Yıldıran, kişisel deneyimleri sonucu oluşturduğu “Mülksüzler” isimli projesinde, Karadeniz yaylalarında kadınların mülk sahibi olma hakkından yoksun bırakılması üzerinden cinsiyetler arası sınıf ayrımını inceliyor. Alman fotoğrafçı Charlotte Schmitz, “Çok Güzelim, Çok” isimli projesinde Balat’ta komşusu olan kadınların özel yaşamlarını belgeliyor. Tahmineh Monzavi Afganistan’da çekmiş olduğu fotoğrafta ise savaş sırasında harabe haline gelen parlamento binasında “robab” çalan bir kadın üzerinden savaşın mimari ve insan üzerindeki izlerini belgeliyor. Meltem Işık “Aynı Nehirde Bir Daha” adlı serisinde kişinin bedeniyle ilişkisini, aynı anda hem gören hem görülen olma özelliği üzerinden araştırıyor.
Sergi 5 Mayıs gününe kadar izlenebilir.